NEFES, SAĞLIK VE SENKRON NEFES
- Gökçe Yilmaz
- 1 Haz
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 3 gün önce

Yaşam, nefes ile başlar ve nefes ile son bulur. Bu iki nefes arasındaki hayatımızda, nefesimizin kalitesi fiziksel, zihinsel ve ruhsal sağlığımızı etkileyen önemli bir faktördür.
Kronik stres olarak tabir edilen uzun süreli stres, bütünsel olarak kişinin sağlığını olumsuz etkiler. Günümüzde birçok kişi tarafından bilindiği üzere, stres birçok hastalığın ana nedenidir. Kalp-damar hastalıkları, kilo problemleri, kanser, bedenin iltihap seviyesinin artması ve bağışıklık sisteminin zayıflaması gibi çeşitli hastalıklara neden olmaktadır.
Nefes çalışmalarının pozitif anlamdaki etkileri günümüzde bilimsel çalışmalarla da kanıtlanmış durumdadır. Yeni koşullara kolaylıkla uyum sağlayabilen, yaşama karşı bir esnekliğe sahip, duygusal dayanıklılığı yüksek bir birey günlük yaşamın zorlukları karşısında da daha az yıpranır.
Ben bu yazıda sizinle kendim de uyguladığım Senkron Nefes hakkında bilgiler paylaşmak istiyorum.
“Sinir sisteminin iyileştiren ve dinginleştiren kısmı, parasempatik sinir sistemi olarak bilinir. Parasempatik sinir sisteminin faaliyet düzeyi, nefesle bağlantılı olan kalp hızındaki doğal dalgalanmalardan faydalanılarak ölçülebilir; bu dalgalanmalar kalp hızı değişkenliğinin (KHD) hesaplanması için kullanılır. Nefes hızının veya düzeninin değiştirilmesi, sinir sistemindeki değişiklikleri yansıtan KHD’yi de değiştirir.
Solunumun yavaş olması KHD’yi arttırır. Peki bu iyi bir şey midir? KHD’deki değişimler, otonom sinir sistemi aracılığıyla gerçekleştirilir ve KHD yüksek olduğunda, siz nefes alıp verdikçe kalp hızını ayarlayan sistem, solunumdaki değişikliklere daha güçlü ve daha esnek bir şekilde karşılık verir. KHD düşük olduğunda bu, ya bir şeylerin bozulduğu ya da sistemin yaşlandığı ve gitgide daha katı hale geldiği manasına gelir. Bu sebeple sorduğumuz sorunun cevabı evettir, yani KHD’nin artması iyi bir şeydir çünkü onun yüksek olması daha sağlıklı, daha esnek bir kalp damar sistemi, daha dengeli ve dayanıklı bir stres tepki sistemi ve genel olarak çok daha sağlıklı ve uzun ömürlü olmakla ilintilidir. Aslına bakılırsa, bilim insanları KHD’yi stres tepki sisteminin dengesini ölçümlemenin bir aracı olarak kullanırlar ve dengeli bir stres tepkisi de bedenin daha az yıpranması anlamına gelir. Kaygı bozuklukları, depresyon, travma sonrası stres bozukluğu, dikkat eksikliği bozukluğu, aşırı agresyon, kalp damar hastalığı ve hassas bağırsak sendromu gibi rahatsızlıkları olan kişilerin KHD’leri düşüktür ve stres tepki sistemlerinde işlev bozukluğu söz konusudur.
Senkron Nefes, kalp hızı değişkenliğini arttırmanın ve stres tepki sistemlerini dengelemenin basit bir yoludur. Bilim insanları, insanlar üzerinde olası her türlü nefes hızıyla testler yaptıkları zaman, her insan için ideal bir hız olduğunu gördüler. Bu ideal nefes hızı, yetişkinlerde, nefes alma ve verme süreleri eşit zaman ayrıldığı zaman, dakikada üç buçuk ile altı nefes arasında değişiyordu, ki bu da KHD’nin en üst düzeyde çıktığı ve kalbin, akciğerlerin ve beynin elektriksel ritmlerinin senkronize olduğu tatlı bir noktaydı. Modern araştırmacılar buna ‘titreşim hızı’ adını verdiler ama bu olgu aslında birçok kültürde dini üstatlar tarafından asırlardır biliniyordu.
Senkron Nefes dakikada beş nefeslik hızıyla, titreşim nefes hızı aralığının hemen hemen ortasında kalmaktadır.”
Kaynak Kitap: Nefesin Şifa Veren Gücü - Dr. Richard P. Brown & Dr. Patricia L. Gerbarg
Bugün kendinize bir iyilik yapın ve her gün en az 5 dakika senkron nefes tekniğini uygulayarak fiziksel, zihinsel ve ruhsal sağlığınız için emek vermeye başlayın.
Gökçe YILMAZ
Comments